Şafaklar tutuştu, gökyüzü yandı
Afitap karardı avare kaldım
Zihnim serapları hakikat sandı
Diz çöktüm önünde amade kaldım.
İlkin milim milim çekildi deniz
Toprak kurakladı vermedi filiz
O yarin yanında cılız mı cılız
Kül oldum biçare, divane kaldım.
Eskiden avcumda ezerdim taşı
Harlasa yakmazdı Nemrud ataşı
Bu aşkın uğruna sererken başı
Saraylar içinde virane kaldım.
Savrulup koşarken aşkın iline
Şaşırdım yolumu düştüm çölüne
Hasmımın, dostumun düştüm diline
Yine uslanmadım hayale daldım.
Kaldırdım levhimi o tozlu raftan
Alemin sırrını sırtladım Kaf’tan
Ne yazdımsa boş hep laf u güzaftan
O tek hakikat ben hurafe kaldım
Vehmimdir… Ruhuma vermedi kozu
Açtıkça gözümü savurdu tozu
Kader zindanında ezince bizi
Aşina yüzlere bigane kaldım.
-Oktay Duyar-
Visited 48 times, 1 visit(s) today